Macaristan’da muhalefet tarafından İsveç’in NATO’ya katılımını onaylamak için başlatılan özel parlamento oturumunda yeterli çoğunluk sağlanamadığı için oylama yapılamadı. İsveç’in NATO’ya katılımını onaylamak üzere düzenledikleri olağanüstü meclis toplantısını protesto eden iktidar partisi milletvekilleri oturuma katılmadı.
Mecliste üçte iki çoğunluğa sahip olan iktidar partisi üyelerinin toplantıya gelmemesi üzerine İsveç’in NATO’ya katılımının onaylanmasına ilişkin oylama ertelendi. Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, 11 Temmuz’da, İsveç’in NATO üyeliğini onaylamalarının halihazırda “sadece teknik bir konu” olduğunu belirtmişti. Macaristan, 28 Haziran’da, İsveç’in NATO üyeliğine onay oturumunun sonbahara ertelendiğini duyurmuştu.
Türkiye, İsveç ve NATO’nun Litvanya’nın başkenti Vilnius’taki üçlü görüşmesi sonrası yapılan açıklamada, Türkiye’nin, İsveç’in NATO’ya Katılım Protokolü’nü TBMM’ye sevk edeceği, İsveç’in de Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik sürecinin canlandırılması konusundaki çabaları destekleyeceği kaydedilmişti.
Finlandiya, 4 Nisan’da NATO’nun 31. üyesi olurken, İsveç’in üyeliği için Türkiye ve Macaristan henüz bu ülkenin NATO üyeliğini onaylamamıştı. Macar Bakan Szijjarto, 5 Temmuz’da yaptığı açıklamada, Ankara ile sürekli temasta olacaklarını kaydederek, Türkiye’nin, İsveç’in İttifak’a üyeliğine dair tutumunun değişmesi durumunda, Macaristan’ın hiçbir ülkenin NATO üyeliğine engel olmayacağının altını çizmişti.
“Son karar parlamentoya ait”
Szijjarto 14 Haziran’da, Macar hükümetinin İsveç’in NATO’ya üyeliğini desteklediğini, ancak son kararın Stockholm hükümetinin ülkesine yaptığı “hakaretleri” de dikkate alarak parlamentoya ait olduğunu belirtmişti.
Sürekli olarak İsveçli siyasetçilerin eleştirilerine, suçlamalarına ve iddialarına maruz kaldıklarını kaydeden Szijjarto, İsveç’in Macaristan hakkında “demokrasiye sahip olmadığı ve diktatörlük olacağı” suçlamalarını yönelttiğini anımsatmıştı.
Peter Szijjarto, bu tür eleştirilerin, İsveç’in NATO üyeliğini onaylamamaları için geçerli bir sebep olduğunu dile getirmişti.
(AA)
